Into The Night 1. Sezon İncelemesi
  1. Anasayfa
  2. Sinema/TV Haberleri

Into The Night 1. Sezon İncelemesi

0

Netflix Belçika‘nın ilk orijinal yapımı Into The Night 1. Sezonuyla Netflix’te. Into The Night 1. Sezon İncelemesi .

Jason George‘un yaratıcısı olduğu Into The Night dizisi Jacek Dukaj‘ın The Old Axolotl isimli romanından esinlenerek yazılmış. Farklı milletlerden birçok oyuncuyu kadrosunda barındıran dizinin yapımcısı ve yaratıcısı olan J. George şunları söyledi:

Hareketli bir gerilim olan Into the Night, son zamanlarda sıklıkla duyduğumuz temel bir soruyu soruyor: İnsanlar büyük bir amaç için bir araya gelmeyi hala başarabilir mi? Yoksa kişisel çıkarlar bizi birbirimizden ayrı mı düşürür? Bir yolcu uçağının, farklı geçmişlere ve inançlara sahip olan, birbirini tanımayan insanları bir araya getiren geçici bir topluluk olması fikri bana cazip geldi. Bazen bu, arkadaşlıkların kurulmasına önayak olur. Bazen de insanlar kol dayama yerleri üzerine kavga eder.

JASON GEORGE

Into The Night Konusu

Güneşin doğuşu günü aydınlatırken insan hayatını karartıyor. Güneş ışınlarının zararlı hale gelmesiyle ışınlara maruz kalan insanlar saniyeler içerisinde ölüyor, yiyecekler bozuluyor. NATO’da düzenlenen toplantı sırasında bu felaket ile ilgili bir şeyler duyan İtalyan asker Terenzio soluğu Moskova’ya gidecek bir uçakta alır. Terenzio elindeki silahla uçağı içindeki az sayıda yolcu ile kaçırır. Artık yolcular bu felaketten kurtulmanın bir yolunu bulmak için sürekli batıya doğru gitmek zorundadır. 6 Bölümden oluşan 1. Sezonuyla Into The Night her bölüme karakterlerden birinin hayatından bir bölümü izleyerek başlıyoruz.

Jason George’un yaratıcısı olduğu diziyi Inti Calfat ve Dirk Verheye yönetiyor. Oyuncu kadrosunda ise Pauline Etienne (Sylvie), Laurent Capelluto (Mathieu), Stefano Cassetti (Terenzio), Mehmet Kurtuluş (Ayaz), Vincent Londez (Horst) gibi isimler bulunuyor.

Into The Night 1. Sezon İncelemesi

Havaalanında uçağa binmeden hemen önce karakterlerimizle tanıştık. NATO askeri Terenzio batı’ya doğru giden herhangi bir uçağa binmekte kararlı ancak biletini aldıktan sonra televizyonda yere yığılan insanları görür ve kaçmak için fazla zamanının kalmadığını öğrenir. Hızlı bir şekilde bir askeri etkisiz hale getirerek tüfeğini alır ve Rusya’ya giden bir uçağa doğru hızlıca koşarak uçağın rotasının batıya doğru değiştirilmesini ister. Güneş artık zararlı hale gelmiş ve ondan kaçabilmenin güvenli bir sığınak bulmadan önce ondan kaçabilmenin tek yolu karanlıkta kalmaktır. Terenzio pilot Mathieu’u NATO askeri olduğuna ve güneşin artık insanları öldürdüğü için ondan kaçmamız gerektiğini söyleyerek pilotun uçağı uçurmasını ister. Fakat Mathieu Terenzio ile yaşadığı küçük bir arbede sonrasında sol elinden yaralanır ve uçağı kaldıramayacağını söyler ve ikinci bir kişiye daha ihtiyaç duyar. Yolcuların arasında geri dönen Terenziyo aralarında bir pilotun olup olmadığını sorar ve Sylvie daha önce helikopter pilotunu olduğunu söyleyip kokpite gelir. Pilot yaralı şimdi de bir doktor lazım, Sylvie yolcuların arasına dönüp doktor bulmaya çalışır. Tam bu noktada yolculardan biri evde sağlık hizmeti veren birisiymiş ve pilotun yaralı eline müdahale etmek için kokpite doğru gider. Pilot Mathieu ve Sylvie başka bir havaalanındaki kaosu görür ve Terenzio’nun haklı olabileceğini düşünerek durumu yolculara açıklarlar. Artık yeni bir plan yapmaları gerekmetedir yakıt olmadan daha fazla devam edemezler. İskoçya’ya zorlu bir iniş gerçekleştirdikten sonra orduya ait bir araç onlara doğru yaklaşır ve arabadan inen üç asker onlara bir an önce kaçmaları gerektiğini söylüyor. Kalkıştan önce olabilediğince fazla malzeme alarak oradan ayrılmalılar. Ancak yolcuların arasından bir anne ve oğlu orada kalmak istiyor. Anneyi bayılttıktan sonra uçağa taşıyıp onları kurtarırlar. Kaçmadan önce aldıkları pürmüz ile telsize ulaşmayı hedefleyen yolcular şanslarını denemek istiyor fakat uçağın teknisyeni Jakub reddediyor. Jakub’un yanına giden Sylvia ona birkaç hafta önce sevgilisini kaybettiğini ve bu uçuğa da intihar etmek için bindiğini söyledikten sonra şimdi ise diğer insanlara yardım etmek istediğini ve onunda telsizi tamir ederek yardım edebileceğini söylüoyr ve Jakub’u ikna ediyor. Birkaç dakika sonra ise herkes internete bağlanabiliyor ve sevdiklerinden gelen mesajları, ülkelerden sonra haberleri okuyarak durum hakkında biraz daha bilgi edinmeye çalışıyorlar. Ayaz internette bulduğu bir haberde uçağa aldıkları üç askerin aslında suçlu olduğunu ve orada mahkemeye çıkarılmak için bulunduklarını yazan bir haberi Sylvia’ya gösterir. Sylvia bu durumu Mathieu ile paylaşmak için kokpite gider – o sırada askerlerden birisi de oradadır- mathieu’nun eline pansuman yapma bahanesiyle aralarında konuşarak Sylvia askerlerin durumundan bahseder. Konuşma esnasında afganistan kelimesini duyan asker bu durumdan kıllanmaya başlar. Kanada’ya iniş yaptıklarında herkesin farklı bir görevi olacak ve iki saat içinde kalkış yapmaları gerekecek. Askerler yeni bir telsiz için şehirde elektronik dükkanı bulmaya çalışırken Jakub ve hostes ekibe zaman kazandırmak için askerlere yanlış adres söyleyerek ekibin hazırlıkları tamamlaması ve Jakub ile hostesin askerleri atlatıp bir an önce uçağa döndüğünde hemen kalkış gerçekleştirmeleri gerekiyor. Mağazada askerleri kilitleyen Jakub hostese onu takip etmesini söyler ancak olayın şaşkınlığı ile dona kalan hostes orada kalır. Kısa sürede kurtulan askerler Jakub’un peşine düşer. Havaalanına varan Jakub uçağa biner ve uçak hareket etmeye başlar askerler ise uçağın peşinden koşmaktadır. Devam edecek…

İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir